Yıllardır biriktirdim sizleri
Binbir gözden uzak,hafızamın en derinlerinde duyulmamış bir çocuk masalı kadar hülyalıydınız.Kafatasımı delip geçmek isterdiniz çoğu zaman...Ancak istiflenmiş bir sürü yığın arasından en cesurlarınızı bırakıverirdim dışarı.
"Hayal!.." derdim , gel benimle,kayıtlar kalsın geri. Silkinip dalalım düşlerin en uzağına,titrek bir ışık olsa da sevinç , serpelim , uçuşsun havada . Ardından yolları açardım kucağıma , biri uzunlamasına sarp kayalarla çevrili , diğeri kapsayıcı gölgeler kadar serin ve rehavetli.
Sarı kanatlı bir sabır uzanıverirdi yollarıma. Sarı güneş , sarı su , sarı toprak...Her şey beklemeliyiz derdi.
Yürürdüm gözler ötesi görmeyi duymuş yüreğimle. Aramak takılırdı peşime , dolaşıp kendimi bir eksen gibi , kaybolurdum ; sözlerim bir nokta , sanki ben bir deli.
O an teslimiyet salınıp süzülürdü yıllar önce gördüğüm bir veli zatı resimleyerek; elinde zeytin dalı bir tespih ; "Öyle bakma ne olur , içim acıyor" derdi.
Bakmaya devam ederdim ellerime . Yargılar giyeli ne kadar olmuştu , unutmuşum... "Ceza" derdi aklım niyeti öne alarak... Meğer hatama rağmen O zatın ellerine vurulmuşum.
Koyu bir demlenmede pişmanlık sarardı zihnimi , akardı gözyaşım mahzunca , kirinden arınan bir ırmak gibi.
Birden ölüm düşerdi kalemime... Gümüş bir tabut olurken bağlandığım her durak , tebeşirler gelip yazardı sorgumu , acaba bu defter nasıl kapanacak?
Karamsarlık mabedi söndürünce tüm ışıkları , son kelam ile damgalanırdı suretim...Uyuşurdum korkunun en ayazında...Adım kapatırken tüm söylenceleri , gönlüm birden şaha kalkıp ümitle çözerdi aklımın sığmadığı tüm sözcükleri.
14 Mart 2009 Cumartesi
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder